Özet:
Bu çalışma, İslam düşüncesi içinde Ehli Sünnet ve’l-Cemaat çerçevesinde önemli bir konuma sahip olan Mâturîdîlik mezhebinin kökenini, gelişimini ve temel prensiplerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Maturidilik, İmam Ebu Mansur el-Maturidi’nin önderliğinde şekillenmiş, akıl ve nakil arasında denge kurmaya çalışan bir düşünce sistemidir. Mâturîdîliğin, İslam dünyasında kabul görerek geniş bir coğrafyada etkinlik kazanmasının Maturidiliğin İslam düşüncesindeki yeri ve tarihsel etkilerini detaylandırmakta; aynı zamanda mezhebin temel inanç esaslarını, İslam toplumundaki görüş ayrılıkları üzerindeki etkisini ve bu ayrılıkların içsel ve dışsal sebeplerini kapsamlı bir biçimde ele almaktadır. Bu araştırma, tarihsel süreç, doktrinel analiz ve mezhep literatürünün eleştirel incelenmesi gibi yöntemler kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Maturidiliğin temellerini anlamak için hem klasik hem de modern kaynaklar incelenmiş, mezhebin kurucu isimlerinin yazılı eserleri ve Mâturîdîliği konu alan modern çalışmalardan yararlanılmıştır. Çalışma, hem tarihi perspektif sunmakta hem de Mâturîdîlik mezhebinin inanç sisteminin temelini oluşturan ilkeleri detaylandırmaktadır. Mâturîdîliğin diğer mezheplerle olan ilişkisini ve İslam toplumundaki etkisini kavrayabilmek amacıyla, inanç, ibadet, ahlak ve siyaset gibi çeşitli konulardaki görüş ayrılıkları karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Çalışmanın amacı, Mâturîdîlik mezhebinin özgün doktrinini kapsamlı bir analizle açıklamak, tarihsel rolünü gözler önüne sermek ve İslam düşüncesindeki özgül yerini vurgulamaktır Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v.) vefatının ardından sahabe arasında ortaya çıkan hilafet konusundaki fikir ayrılıkları, İslam ümmetindeki ilk ihtilafları doğurmuştur. Bu ihtilaflar, çeşitli düşünce ekollerinin ve mezheplerin doğmasına yol açan karmaşık bir sürecin başlangıcını oluşturmaktadır. Cehaletin yayılması, bireylerin dünyevi nimetlere yönelmesi ve dinî meselelerde aşırı münakaşaların ortaya çıkması, bu ihtilafların derinleşmesinde etkili olmuştur. Mâturîdîlik mezhebi, bu ayrılıkların bir sonucu olarak şekillenmiş ve İslam toplumundaki dinî sorunlara akli bir çerçevede çözüm bulma gayreti içinde olmuştur. Mâturîdîlik mezhebi, İslam dünyasında geniş bir kabul görmüş özellikle Orta Asya, Anadolu ve Balkanlarda hâkim mezhep olarak kabul edilmiştir. Mâturîdîlik mezhebinde inanç, akıl ve nakil dengesine dayanan bir yaklaşımla tanımlanmıştır. Mâturîdîlere göre iman, Allah’ın varlığı ve birliğine dair kesin bir bilgiyi ifade eder ve insanın kalben onaylamasıyla gerçekleşir. Mâturîdîlik, Allah’ın sıfatları konusunda özgün bir görüş geliştirerek, O’nun sıfatlarını yaratılmışlara benzemeyen, aşkın bir biçimde açıklamıştır. Kader ve kaza konularında ise, insanın sorumluluğu ve Allah’ın mutlak iradesi arasında bir denge kurarak, kulun özgür iradesinin Allah’ın ilmi dâhilinde olduğunu ifade etmiştir. Peygamberlik anlayışında, peygamberlerin günahsızlığı (ismet) ilkesi kabul edilmekte olup, peygamberlerin Allah tarafından seçilen ve insanlara doğru yolu gösteren kişiler oldukları vurgulanmaktadır. Ahiret inancı ve Mâturîdîlere göre imanın tanımı, bu mezhebin diğer İslamî mezheplerden ayrıştığı temel noktalardan biridir. Mâturîdîlik, iman ve İslam kavramlarını ayrıntılı bir şekilde ele almakta, büyük günah işleyenlerin durumu, taklit yoluyla iman edenlerin hükmü ve imanda istisna gibi meselelere özgün yorumlar getirmektedir. Araştırmanın son bölümünde, Mâturîdîlik mezhebinin önde gelen âlimlerinin yaşamları, eserleri ve mezhebin gelişimine katkıları incelenmiştir. Bu âlimler arasında Ebu’l-Yüsr elBezdevi, Ebu Muin en-Nesefi, Necmeddin Ömer en-Nesefi, Nuruddin es-Sabuni, Kemal ibn el-Hümam ve Molla Ali el-Kari gibi isimler yer almaktadır. Bu âlimlerin kaleme aldıkları eserler, Mâturîdîlik mezhebinin temel ilkelerini korumak ve mezhebin doktrinini sonraki nesillere aktarmak amacıyla yazılmıştır. Bu çalışmalarda yer alan tefsir, kelam ve fıkıh alanındaki görüşler, Mâturîdîliğin özgün doktrinini ve metodolojisini yansıtmaktadır. İmam Ebu Mansur el-Maturidi özelinde bu âlimlerin, mezhebin kurucu ilkelerini koruma ve İslam düşüncesine katkı sağlama konusundaki rolleri detaylı olarak analiz edilmiştir. Bu çalışmada ulaşılan bulgular, Mâturîdîlik mezhebinin İslam düşüncesi ve tarihindeki önemini ortaya koymaktadır. Mâturîdîlik, İslam dünyasında akıl ile nakil arasındaki dengeyi koruma çabasıyla dikkat çekmekte ve Müslüman topluluklar arasında barışçıl bir düşünce yapısının oluşmasına katkı sağlamaktadır. Maturidilik düşüncesinin İslam dünyasında uzun süre varlığını korumasını sağlamıştır. Bu bağlamda, Maturidilik mezhebi, İslam dünyasında fikri çeşitliliği destekleyen ve İslam düşüncesinin gelişiminde önemli bir yere sahip olan bir ekol olarak öne çıkmaktadır.